Osmancık’ta yaşayan İsmail Kavak, pandemi sürecinde kendisini ve ailesini virüsten korunmak amacıyla çorbadan kahveye kadar tükettiği gıdaları kendisi üretmeye başladı.
Kavak, Covid-19 salgınının başlangıcında virüse karşı tedbir almak için ailesiyle birlikte gıda tüketim alışkanlıklarını değiştirdi. Alınan tedbirler kapsamında evde kalma zorunluluğu ve sosyal izolasyonla birlikte çorbadan kahveye, tatlıdan ekmeğe ailesinin tükettiği gıdalar için kolları sıvadı. Ağırlıklı olarak annesinin tariflerini kullanan Kavak, sağlıklı beslenmek için doğanın nimetlerinden faydalandığını söyledi.
Yaklaşık 32 yıl kamuda görev yaptıktan sonra emekliye ayrılan İsmail Kavak, pandemi sonrası kendisine ’Ben kendimi, ailemi ve çevremi koronavirüsten nasıl koruyabilirim?’ sorusunu sorduğunu ve bunun üzerine sağlıklı gıda üretimi ve tüketimi üzerine araştırmalar yaptığını belirtti. Kavak, “Doğal gıdaların koronavirüsten korunmada etkili olduğunu gördüm. Bunun üzerine deneme yanılma yoluyla tükettiğimiz gıdaları üretmeye başladım. İlk başladığım ürün de tarhanadır. Ondan sonra alıç meyvesi üzerine ağırlık verdim. Koronavirüse karşı direnç sağladığını, vücudumuzdaki kılcal damarları, kalbe giden damarları açtığını bir üniversitede bilimsel araştırması yapılmış bir ürün olduğunun ispatını gördüm ve marmeladı ile sirkesini yaptım. Daha sonra zerdeçallı, yumurtalı, sebzeli makarna yaptım.
Unutulmuş en eski geleneklerimizden birisi olan cevizli sucuğu kendime özel formülle yapmaya başladım. Yine en önemli ürünlerimizden biri olan ekşi maya ekmek yapmaya başladım. Menengiç kahvesi, kuşburnu marmeladı, elma sirkesi ve bir çok gıdayı kendim yapıyor ailem ve dostlarımla tüketiyoruz” şeklinde konuştu.
